Çalışma Hakkı
Çalışma Hakkı
Aşağıdaki kurumlar % 3 oranında engelli çalıştırmak zorundadır:
– Genel ve katma bütçeli daireler
– İl özel idareleri ve belediyeler
– Kefalet sandıkları, döner sermayeli kuruluşlar
– Sermayesinin yarısından fazlası devlete ait olan bankalar
– Hususi kanunlarla kurulmuş banka ve teşekküller
Engelli açık kontenjanının doldurulmaması halinde engelli istihdam etmeyen kamu kurum ve kuruluşları için yükümlülüğün dolduğu tarihten yükümlülüklerini yerine getirecekleri tarihe kadar her engelli açık kontenjanı her ay itibarı ile 1475 Sayılı İş Kanununun 98/c maddesindeki para cezası uygulanır.
(30 Mayıs 1997 tarihinde Bakanlar Kurulunca alınan karara göre 1475 sayılı İş Kanunu’nun 25. Maddesinin a fıkrasının 1. bendinde zorunlu engelli çalıştırma oranı belirtilmiştir.)
Engellinin işyerindeki hakları:
- Bir iş yerinden malulen ayrılmak zorunda kalıp da sonradan maluliyeti ortadan kalkan engelli işçiler, eski iş yerlerine alınmalarını istedikleri takdirde iş veren kadroda boşluk varsa derhal, yoksa boşalan ilk kadroda kendilerine şans tanımalıdır.
- Bir iş yerinde çalışırken iş kazası nedeniyle sakatlanan kişilerin öncelik hakkı vardır. İş veren, bu işçisini sakat kadrosunda öncelikle çalıştırmakla yükümlüdür. Çalıştığı iş yerinde sakatlananlar, durumlarını tescil için İş ve İşçi Bulma Kurumuna başvurabilirler.
- Engellilik dereceleri % 40’ın üzerindeyken işe girip de daha sonra durumlarında bir iyileşme görülerek dereceleri % 40’ın altına düşenler engelli kadrosunda çalışmaya devam ederler.
- Bu hükümlere aykırı hareket eden, özürlü işçi çalıştırmayan iş verene çalıştırmadığı her ay için para cezası verilir.
Engellilerin emekli olma ve kendilerine malul aylığı bağlanma şartları - 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu’ na tabi olarak işe girenler;
– Çalışma gücünün en az %40’ını kaybettiğini belgeleyerek özürlü olarak işe girmiş olanlar, en az 15 (on beş) yıl fiili hizmet süresini doldurdukları takdirde istekleri üzerine emekliye ayrılabilirler (39. maddenin J Bendi).
– 5434 sayılı Kanuna tabi olarak çalışırken herhangi bir hastalık veya kaza sonucu çalışma gücünü kaybederek (hayatını çalışarak kazanamayacak derecede) malul duruma düşenlere 10 yıllık emekliliğe tabi hizmetleri olmaları halinde aylık bağlanır.
Yukarıda 1. ve 2. Maddelerde bahsi geçenlerin ölmeleri halinde dul ve yetimlerine de Sandıkça aylık bağlanır (madde 53).
– 5 sene emekliliğe esas bir hizmette bulunmak şartıyla tedavisi mümkün olmayacak bir şekilde malul duruma düşen adi malullere 15 sene hizmetleri varmış gibi aylık bağlanır. Ancak bu aylıklar dul ve yetimlere intikal etmez (53. maddenin son paragrafı).
– 5434 sayılı Yasaya tabi olarak çalışırken (en az 5 yıl fiili hizmeti olmak kaydıyla) veya 5434 sayılı Yasaya göre emeklilik hakkını kazanmış yada emekli aylığı alırken ölmüş olanların yaşları ne olursa olsun malul ve muhtaç erkek çocuklarına emekli aylığı bağlanır (74. Madde). - 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’na tabi olarak işe girenler;
– Sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce malul sayılmayı gerektirecek derecede hastalık ve arızası bulunan ve bu nedenle malullük aylığından yararlanamayan veya Sakatlığı nedeniyle vergi indiriminden yararlanmaya hak kazanmış durumda olan sigortalılar, yaşları ne olursa olsun, en az 3600 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları pirimi ödenmiş olmak şartıyla yaşlılık aylığından yararlanırlar (60. maddenin C bendinin a ve b fıkraları).
– Malul sayılanlara (çalışma gücünün 2/3’ünü ya da iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az %60’ını yitirdikleri resmi sağlık kurulu raporuyla saptanan) emekli aylığı bağlanabilmesi için toplam 1800 gün ve en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, sigortalılık süresinin her yılı için ortalama 180 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası pirimi ödenmiş olması gerekmektedir (54. maddenin C Fıkrası).
– 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı çalışırken (en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup sigortalılık süresinin her yılı için ortalama 180 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası pirimi ödenmiş olması kaydı ile) yaşlılık aylığı almaya hak kazanmış veya yaşlılık aylığı alırken, ölenlerin malul ve muhtaç erkek çocuklarına (Sosyal Sigortaya yahut Emekli Sandığına tabi çalışmalarından dolayı gelir ve aylık almama şartıyla) aylık bağlanır (23.maddenin C Bendinin b Fıkrasının V. Paragrafı ve 68. maddenin C Bendinin b Fıkrasının V. Paragrafı). - 1479 sayılı Bağ-Kur Kanunu’na tabi olarak çalışanlar;
– Çalışma gücünün en az üçte ikisini yitirerek malul duruma düşenlere en az 5 (beş) tam yıl Bağ-Kur primi ödemiş olmaları ve yazılı istekte bulunmaları şartıyla malullük aylığı bağlanır
(29. Madde).
– Bağ-Kur’da fiili sigortalılığı devam ederken bir iş kazası veya meslek hastalığı sonucu çalışma gücünün en az üçte ikisini kaybedenler için 5 yıl sigorta primi ödenmiş olma şartı aranmaz.
– En az 3 (üç) tam yıl Bağ-Kur pirimi ödemiş olmaları şartıyla ölen Bağ-Kurlunun veya 5 (beş) tam yıl Bağ-Kur pirimi ödeyerek malulen emekli olduktan sonra ölen yada herhangi bir şekilde yaşlılık aylığını hak eden yada yaşlılık aylığı alırken ölen Bağ-Kurlunun malul ve muhtaç erkek çocuklarına aylık bağlanır (Madde 41). - 2022 Sayılı Kanun’a göre Sakatlık ve Malullük Aylığı;
Sakatlık aylığı: Çalışma ve iş görme gücünün %40 ile %70 arasında kaybetmiş muhtaç sakatlara bağlanan aylıklardır. Aylık bağlanabilmesi için 18 yaşını doldurmuş olmak, çalışma ve iş görme gücünü en az %40 oranında kaybettiklerini tam teşekküllü hastanelerden alacakları sağlık kurulu raporu ile kanıtlamaları gerekmektedir.
Malullük aylığı: Çalışma ve iş görme gücünü %70’in üzerinde kaybetmiş muhtaç sakatlara bağlanan aylıklardır. 18 yaşını doldurmuş olmak, başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyecek şekilde malul olduğunu tam teşekküllü hastanelerden alacakları sağlık kurulu raporu ile kanıtlamaları gerekmektedir.